
72. Koğuş
(Orhan Kemal)
Orhan Kemal’in en çok okunan romanlarından biri olan 72. Koğuş, baştan sona bir cezaevinde geçer. Cezaevinin en yoksul, en kötü, en sefil bölümü olan 72. Koğuş, romanın başında yaşanan beklenmedik bir gelişmenin ardından hızla değişmeye başlar.
Orhan Kemal’in yaklaşık yüz sayfalık bu kısa romanı, bir taraftan hapis hayatının farklı boyutlarını ön plana çıkarırken, diğer taraftan da yalnızca hapishanelerde değil, hayatın her anında karşımıza çıkan “kötülüklerden” bahseder. Açgözlülüğü, yalancılığı ve insan ilişkilerinin sahteliğini açık bir şekilde gözler önüne seren eser, Türk Edebiyatı’nın en tanınmış “hapishane romanlarından” bir tanesidir.
- Arka Plan
- Özet
- Karakterler
- Karakter Şeması
- Analizler
- Alıntılar
- Orhan Kemal
- "Adembaba"

Baştan sona bir hapishanede geçen 72. Koğuş, rahatlıkla bir “hapishane romanı” olarak adlandırılabilir. Bu “türde” eser veren yazarların pek çoğu gibi, Orhan Kemal de kendi hayatında hapse girmiş, bu romanda gerçekçi bir üslupla ele aldığı pek çok konuyu kişisel olarak gözlemlemiştir.
Orhan Kemal’in hapse girmesine sebep olan şey, pek çok yazarda olduğu gibi, siyasi görüşlerdir. Askerde solculuk ile ilgili kitaplar okuyan Orhan Kemal, tutuklandıktan bir süre sonra Bursa Cezaevi’ne gönderilir. Burada daha önceden eserlerini okuduğu Nazım Hikmet ile tanışan yazar, ondan fazlasıyla etkilenir ve hapishane yılları ileride yazacağı eserler üzerinde de büyük etki sahibi olur.
72. Koğuş kurmaca bir eser olsa da, romanı okurken belli noktaların yazarın kişisel deneyimlerine ve gözlemlerine dayanıyor olabileceğini akılda tutmak, kitabı daha iyi değerlendirmek açısından faydalı olabilir.
Yandaki sekmeden de görebileceğiniz gibi, yazarın hapishaneyi okuyuculara sunarken gösterdiği bazı sahneler, benzer deneyimler yaşamış yazarların anlatılarıyla da paraleldir.