
Aganta Burina Burinata
(Halikarnas Balıkçısı)
Halikarnas Balıkçısı olarak da bilinen Cevat Şakir’in 1945 yılında yayımlanan romanı Aganta Burina Burinata, yazarın en çok tanınan eserlerinden bir tanesidir. Romanın başlığı, “Aganta Burina Burinata,”Akdeniz’de denizcilerin on dokuzuncu yüzyıla kadar kullanmaya devam ettiği ortak dil lingua franca’dan gelir ve çok temel olarak, bir geminin yelkenlerine bağlı halatlarının, özellikle denize açılma anı gibi, gemiye hız kazandırılması gereken anlarda gergin tutulması için verilen bir komut olarak tanımlanabilir.
Aganta Burina Burinata, ana karakteri Mahmut’un gözünden anlatılır ve anlatıcının deniz tutkusuna yoğunlaşır. Denizci bir aileden gelen Mahmut’un anne ve babası, daha önceden yaşamış oldukları zorlukları ve kaybettikleri akrabaları düşünerek Mahmut’un karada sakin bir hayat sürmesi için ellerinden geleni yaparlar, fakat Mahmut bunlara aldırış etmeyip çocukluğundan beri çok sevdiği denizlere açılmayı başarır.
Romanın merkezindeki konulardan bir tanesi, denizin korkunç ama çekici yapısı olarak tanımlanabilir: Deniz Mahmut için bir tutkudur, ancak karada yaşamak pek çok açıdan daha mantıklıdır. Deniz özgürlüktür, ancak bütün “kararları” doğa verir, bu açıdan insan yalnızca denizin doğasına bağımlı olabilir.
Halikarnas Balıkçısı bu yapı üzerinden özgürlük; bağımsızlık, başkaldırı ve denizlerde çalışan insanların yaşam koşulları gibi temaları ele alır.
- Arka Plan
- Özet
- Karakterler
- Karakter Şeması
- Analizler
- Alıntılar
- Arka Plan

Halikarnas Balıkçısı adlıyla tanınan Cevat Şakir Kabaağaçlı, 1886 yılında Girit’te doğmuş, eğitimini Robert Kolej ve İngiltere’de Oxford Üniversitesi’nde tamamladıktan sonra Türkiye’ye dönerek çeşitli gazete ve dergilerde yazılar yazmaya başlamıştır. 1925 yılında yazdığı bir yazı nedeniyle Bodrum’a sürgün edilen Cevat Şakir, buradaki cezası tamamlandıktan sonra da uzun yıllar Bodrum’da yaşamış, mahlası “Halikarnas Balıkçısı”nı da kentin Antik Yunan dönemindeki isminden esinlenerek seçmiştir.
Deniz ve Bodrum sevgisiyle tanınan Halikarnas Balıkçısı, romanlarında sık sık bu konuları ele alır. Aganta Burina Burinata’nın ana konusu da, tek cümleyle Bodrumlu denizci bir ailenin oğlu olan Mahmut’un deniz tutkusu olarak özetlenebilir. Deniz ve denize açılma tutkusu, hayatını denizden kazanma ve Bodrum gibi ögeler, bu romandaki pek çok öğenin Halikarnas Balıkçısı’nın kendi hayatından geldiğini gösterir niteliktedir.
Romanın ilk yayımlanma tarihi konusunda çelişkili ifadeler olmakla birlikte, 1945 ya da 1946 yılında yayımlandığı kesin olarak söylenebilir. II. Dünya Savaşı nedeniyle, savaşa katılmamış olsa da, Türkiye’nin de zor bir dönemden geçtiği bu yıllar, kitap üzerinde herhangi bir tesir bırakmış gibi gözükmemektedir. Roman 1900’lü yılların başında geçer, yazıldığı dönemin koşullarını fazla yansıtmaz.
Halikarnas Balıkçısı’nın kendine has, deniz odaklı üslubunu yansıtan bu roman, yazarı anlamak için okunabilecek en önemli eserlerden bir tanesidir.